Yargı Reform Adımlarıyla Güçleniyor
Disiplin, örgütlenmiş bir toplulukta, gerek hizmetlerin iyi bir şekilde görülmesi, gerekse fertlerin davranışlarını kontrol etmesi bakımından, kuralların hâkim kılınmasıdır. Askerlik hizmetinin kendine özgü yapısı nedeniyle disiplin anlayışı daha katıdır. Normal şartlarda sivillere uygulanamayacak disiplin cezalarının askerler için uygulanabilmesi, Anayasa Mahkemesi ve AİHM tarafından da kabul edilmektedir\. Oyun kütüphanemizi düzenli olarak güncelliyor, en yenilikçi oyunları sunuyoruz. paribahis\. Bu ihtiyaç askerlerin gerektiğinde yaşam hakkından feragat etmek durumuyla karşı karşıya kalmalarından kaynaklanmaktadır. Başka bir kararında; “…Davacı hakkında tesis edilen ikinci işlem, sebep işlemi olarak idari uyarı yazısına dayalı olarak tesis edilen disiplin ceza puanının düşülmesi işlemidir. Bu işlem sebep yönünden birinci işleme dayalı olarak tesis edilen bununla birlikte tamamen ondan bağımsız ve ayrı bir idari makam olan Kara Kuvvetleri Komutanlığınca tesis edilen işlemdir. Kara Kuvvetleri Komutanlığının yetkili amir tarafından tesis edilen idari uyarı işlemini geri alma, niteliğini değiştirme veya başka bir işlem tesis etme yetkisi bulunmamakta, buna karşın bu işleme dayanarak yeni işlem tesis edebilmesi mümkündür.
Fıkrasında ise, mayup kimselere bilerek refakatin az vahim halinde kısa hapis cezası verileceği belirtilmiştir. Böylece fiilin az vahim hali askeri kabahat niteliğini korumaktadır. Bir asker kişinin suç teşkil eden fiiliyle ilgili yasal işlem yapmaya amiri yetkili olduğundan maddede “mavefk (üst)” kelimesinin kullanılması yanlıştır[64]. Nitekim uygulamada bu suçun faili “üst” yerine “amir” olarak anlaşılmaktadır. Bir astın suç teşkil eden fiilinin herhangi bir üst tarafından görülüp, yetkili amire bildirilmemesi durumunda 477 SK’nun 54. Madde metninde geçen “mühimce hasar” deyimi, askeri aracın hareket kabiliyetini ve savaş gücünü etkileyecek ve onu hizmet dışı bırakacak nitelikteki hasarlardır[61]. Eğer askeri araçta meydana gelen hasar mühim değilse ihmal suretiyle hasar verme fiili, 137. Madde kapsamındaki askeri suçu veya askeri kabahati değil, 477 SK’nun 52. Acaba, bir asta müessir fiil suçu işlendiğinde, söz konusu fiilin askeri cürüm olan vahim hal mi, yoksa askeri kabahat olan az vahim hal mi olduğunu kim belirleyecektir? Bunu belirleyecek kişi, asta müessir fiil suçunu işleyen kişinin disiplin amiridir[53]. Tahrikçinin amacı, asker kişiye, maddede sayılan askeri suçları işletmektir. İlk suç kışkırtıcılık fiili, ikinci suç ise kışkırtma etkisiyle işlenen emre itaatsizlik, mukavemet veya üste fiili taarruz fiilleridir.
- Öte yandan, Sözleşmeye taraf olan ülkeler yargı sistemlerini Sözleşmenin gereklerini karşılayacak biçimde örgütleme yükümlülüğü altında olduklarından; adil yargılama ilkesi, sadece yargısal sürecin işleyişini belirlemekte kalmayıp, aynı zamanda yargının yapılanma şeklini de kapsamaktadır[578].
- Yüksek Disiplin Kurulu, başkan, başsavcı, daire başkanları ve mahkemenin en kıdemli bir üyesinden oluşur.
- Eğer disiplin cezası olmadığını tespit ederse bu kez idari uyarı yazısının idari davaya konu olabilecek nitelikte olup olmadığını irdelemektedir[776].
Halen uygulama imkanı bulunan bu disiplin cezası artık kıtası huzurunda infaz edilmediğinden kişiyi teşhir etme niteliği ortadan kalmıştır. Askerlik hizmetinin ve asker topluluğunun bünyesindeki özelliklerin doğurduğu bir ihtiyacı karşılar. Askeri Ceza Kanununun konu ile ilgili hükümlerinin bir arada gözden geçirilmesi cezanın niteliğini bütün ayrıntılarıyla ortaya çıkarmağa yetecektir. Suçlara uygulanan cezaların insan onuruna aykırı olmaması gerekir. Ayrıca cezanın niteliği itibariyle insan onuruna aykırı olmasa dahi, süresi, miktarı bakımından insanlık dışı sayılması mümkündür. Suç ve ceza arasında belli ve orantılı bir ilişki bulunmalıdır. Suçla orantısız, aşırı boyutta bir ceza gayriinsani muamele sayılabilir[527]. AİHS bakımından insanlık dışı muamele doktrinde, Sözleşmenin amacına göre, “uygulandığı insanın bedensel dokunulmazlığına önemli müdahaleler oluşturan bütün hareketler” olarak değerlendirilmektedir.[520] Mahkeme, insanlık dışı muamele bakımından da asgari ağırlık düzeyine ulaşma ölçütünü kullanmaktadır. Fıkrasına göre, öldürme, “kuvvete başvurmanın mutlak zorunluluk haline gelmesi” sonucunda meydana gelmişse, aşağıdaki hallerde “yaşama hakkına” aykırı bir davranış yoktur.
İkinci olarak bilinmeyene karşı savunma yapmak imkânsızdır. Eğer soruşturma dosyası soruşturulandan gizli tutulursa, ne ile suçlandığını öğrense bile kendi aleyhine toplanan delilleri öğrenemeyecektir. Dolayısıyla da kendisini etkin bir biçimde savunamayacaktır[351]. Kural olarak onbaşıdan itibaren bütün amirler, emri altındaki kişilere disiplin cezası vermeye yetkilidir (AsCK m.168/1). Yine kural olarak cezayı, emir ve komuta bakımından faile en yakın rütbeli kişi olan disiplin amiri verir. Disiplin amiri maiyetinden birinin disiplin tecavüzü veya disiplin kabahati teşkil eden bir fiilini “bizzat görerek”, “ihbar” veya “şikâyet” gibi çeşitli şekillerde öğrenebilir. Bazı hallerde bir gazete veya yayın organında yayımlanan bir haber veya kulaktan kulağa dolaşan bir rivayet dahi disiplin suçunun ihbarı niteliğinde kabul edilerek ilgili şahıs hakkında disiplin soruşturmasına başlanılması için yeterli olabilmektedir[308]. Vekâlet verme imkanı olmayan müstesna hallerde, rütbe ve kıdemce en yakın muharip sınıfa mensup veya muharip olmayan sınıflarda rütbe, kıdem ve hizmetin özelliği itibarıyla en yakın şahıs, hiçbir emir beklemeksizin derhal komutayı ele alır. Böyle haller, sebebiyle birlikte daha büyük amire bildirilir.
Ayrıca kapsamı geniş olup kesin sınırlara sahip değildir. Niteliği itibariyle geçici tutuklama suçüstü halinde veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yapılabilen yakalama müessesine daha yakın görünmektedir. Çünkü disiplini bozan eylemlere çoğunlukla suçüstü olarak el konulabileceği gibi, askeri disiplinin sağlanmasının gecikmesinden doğan sakıncanın da giderilmesi amacının her zaman göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Devlet Memurları Kanunu uyarma ve kınama disiplin cezalarına karşı idari başvuruyu özel olarak düzenlemiştir. Maddesine göre “ disiplin amirleri tarafından verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı itiraz, varsa bir üst disiplin amirine yoksa disiplin kurullarına yapılabilir.” Kanunun 136 . Maddesine göre de “disiplin amirleri ve disiplin kurulları tarafından verilen disiplin cezalarına karşı yapılacak itirazlarda süre, kararın ilgiliye tebliği tarihinden itibaren yedi gündür[446]. Bu süre içinde itiraz edilmeyen disiplin cezaları kesinleşir. İtiraz halinde, itiraz mercileri kararı gözden geçirerek verilen cezayı aynen kabul edilebilecekleri gibi cezayı hafifletebilir veya tamamen kaldırabilirler… itiraz mercileri, itiraz dilekçesi ile karar ve eklerinin, kendilerine intikalinden itibaren 30 gün içinde kararlarını vermek zorundadırlar”.
Ayrıca başka adlarla ve gerek gördüğü kadar uzmanlık komisyonları kurabilir. Başvurular yoğunlaştığında Yönetim Kurulu, Balotaj Kurulunu toplantıya çağırır. Balotaj Kurulunun işlemleri, Kurul başkanı ile sekreteri tarafından yürütülür. Cemiyete asıl üye olarak girmek isteyen adaylar için kabulü veya reddi yönünde Yönetim Kuruluna öneride bulunur. Kurul en az 9 üye ile toplanır ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile öneride bulunur.
Maddesinde ise cezai konularda iki dereceli yargılanma hakkı düzenlenmiştir. Buna göre bir mahkeme tarafından cezai bir suçtan mahkum edilen her kişinin, mahkumiyet yada ceza hükmünü daha yüksek bir mahkemeye yeniden inceletme hakkına sahip olduğu belirtilmiş, 2. Buna göre yasada düzenlenmiş hali ile önem derecesi düşük suçlar bakımından ya da ilgilinin birinci derece mahkemesi olarak en yüksek mahkemede yargılandığı veya beraatını müteakip bunun temyiz edilmesi üzerine verilen mahkumiyet hallerinde istisna getirilebileceği belirtilmiştir. Tüm disiplin cezalarına karşı idari itiraz yoluna başvurulması mümkündür[444]. Disiplin cezalarına itiraz kişisel bir haktır ve kanunlar tarafından açık bir biçimde sınırlandırılmadıkça, her disiplin cezası için kullanılabilir[445]. Disiplin mahkemelerinden verilen hükümlere karşı tefhim veya tebliğinden itibaren üç gün içinde bir üst disiplin mahkemesinde itiraz edilebilir (m.31). Teşkilatında disiplin mahkemesi kurulan komutan veya askeri kurum âmiri veya sanık itiraz hakkına sahiptirler (m.30). Sanık bu hakkını kendisi kullanabileceği gibi avukatı aracılığıyla da kullanabilir. Şikâyetler hemen incelenerek bir karar verilir (AsCK m.188/5). Şikâyetin “hemen” inceleneceği belirtilmişse de, üst disiplin amirinin ne kadar süre içinde inceleyeceğine yönelik bir süre sınırı öngörülmemiştir. Uzun süre inceleme yapılması şikâyet hakkının kullanılmasını etkisiz hale getirebilecektir. Maddesinde; “Şikâyetler ve itirazlar mutlaka tahkik olunarak bir karara bağlanır ve neticesi şikâyet edene ve lüzum görülürse şikâyet olunana mümkün olan en kısa zamanda bildirilir.